İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | slant against f. | -e karşı önyargılı olmak |
Öbek Fiiller | slant against f. | -e karşı önyargı beslemek |
Öbek Fiiller | slant against f. | -e dayanmak |
Öbek Fiiller | slant against f. | '-e karşı ön yargılı bir tutum yaratacak şekilde yazmak/göstermek |
Öbek Fiiller | slant against f. | '-e karşıt tutum sergilemek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | slant something against someone f. | (bir şeyi) çarpıtarak/kötüye kullanarak bir grubu hedef almak |
Öbek Fiiller | slant against (someone or something) f. | (birine/bir şeye) karşı önyargılı olmak |
Öbek Fiiller | slant against (someone or something) f. | (birine/bir şeye) karşı önyargı beslemek |
Öbek Fiiller | slant against (someone or something) f. | (birine/bir şeye) karşıt tutum sergilemek |
Öbek Fiiller | slant against (someone or something) f. | bir şeyi (birine/bir şeye) karşıt tutum yaratacak şekilde yazmak/göstermek |
Öbek Fiiller | slant against (someone or something) f. | bir şeyi (birine/bir şeye) karşı ön yargılı bir tutum yaratacak şekilde yazmak/göstermek |
Öbek Fiiller | slant against something f. | bir şeye yaslanmak |
Öbek Fiiller | slant against something f. | bir şeye dayanmak |